Bu konserden Tekbir sesleri yükseliyor

Bu konserden Tekbir sesleri yükseliyor

yazar:

kategori:

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın düzenlediği Türkiye Kültür Yolu Festivalleri’nin yedinci durağı Konya Mistik Müzik Festivali oldu. Mevlâna Celâleddin-i Rûmî’nin 816. doğum yılı etkinlikleri kapsamında gerçekleşen festivaldeki melodiler, müzikseverleri farklı dünyalara götürüyor. 30 Eylül’de sona erecek etkinlik, dünyanın farklı noktalarından sufi müziğin önemli isimlerini şehrin yedi farklı noktasında sanatseverlerle buluşturuyor. Sufi müzik yapan grup ve sanatçıların yer aldığı festivalde, Afro-Arap sufi geleneğine özgü ilahi ve meşkleriyle, müzisyen Abdullah Kaymak 29 Eylül’de dinleyiciyle buluşacak.Moritanya, Fas, Tunus, Libya, Cezayir ve Şam bölgesinin ilahilerini icra eden Kaymak ve ekibi, aynı zamanda meşklerde sufi şiir ve kasidelerini de seslendiriyor. Sanatçı, iki yıldır İstanbul’da düzenlediği meşklerdeki güzel sesleri keşfederek grubu oluşturduğunu söyledi. Kaymak, müziğini neden Afro-Arap Sufi Müziği olarak tanımladığını ise şöyle açıkladı: “Bu müziği yapan çok kişi var. Hem Arap hem Afrika sufi müziği yaptığım için Afro-Arap Sufi Müziği diye isimlendirdim. Yerel olarak söylenen ilahileri toparlayıp, farklı bir şekilde sunuyorum. Bu da ilgi çekiyor. Hayatta ilahi dinlemeyecek bir insana ilahi dinletebiliyorum.”İSTEYEN ENSTRÜMANIYLA KATILABİLİYORMeşklerinin herkese açık olduğunu belirten Kaymak, insanları enerjileri sayesinde çevrelerine topladıklarını aktardı. 25 kişilik bir ekiple sahne alacaklarını ifade eden müzisyen, “Fas’tan, Tunus’a, Bahreyn’den İran ve İtalya’ya kadar farklı bölgelerde yaşayan arkadaşlarımdan oluşan bir grup oluşturdum. Polonyalı bir ritimzen de bize eşlik edecek. Böyle renkli bir ekiple konser yapacağız” dedi.Konserde Mevlana hakkında yazılmış Türkçe-Farsça şiir ve kaside okuyacaklarını dile getiren Kaymak, yapacaklarını şöyle anlattı: “Türk Tasavvuf Müziği ve tekke musıkisinden eserler okuyoruz. Meşkin en önemli kısmı izleyiciyi müziğe dahil etmek. Başlamadan kısa bir konuşma yapıyorum. Seyircilerden ‘Allah Allah’, ‘La İlahe İllallah’ gibi nakarat kısmına eşlik etmelerini rica ediyorum. İsteyen herkes meşke enstrümanıyla katılabiliyor. Ud, ney ve bendir ana enstrümanlarımız. En sevilen, Moritanya eserlerini seslendireceğiz.”AFRİKA’DAN KONYA’YA UZANAN SERÜVENMüzik serüveninin, küçük yaşlarda babasının teşvikiyle başladığını açıklayan müzisyen, eğitim için gittiği ülkelerin müzik ortamlarında kendini geliştirdi. Konserin kendisi için öneminden de bahseden sanatçı şu cümleleri kurdu: “Dil eğitimi için gittiğim Mısır’da, Şazeli Meclisleri’nde ve Tasavvuf Müziği sanatçılarıyla vakit geçirdim. Kuzey Afrika sufiliğinin önemli ülkelerinden Tunus’ta meşklere katıldım, konserler verdim.”DÜNYANIN EN BÜYÜK SUFİ FESTİVALİFestivale ikinci kez katıldığını ifade eden Abdullah Kaymak, ilk kişisel konserin kendisi için önemini şu sözlerle anlattı: “Adanalıyım ama kökenimiz, Moritanya’ya uzanıyor. Dedelerim Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı ordusuyla cihat yapmış, şehitler vermiş. Daha sonra Türkiye’ye gelip bir süre Konya’da kalmışlar. Afrikalı oldukları için, aralarında soğuktan ölenler olmuş. Mistik festival, dedelerimin yaşadığı Konya’da gerçekleştiği için beni heyecanlandırıyor. Bir yandan da dünyanın en büyük ve sayılı sufi festivallerinden bir tanesi. Türkiye’de pek bilinmiyor. Geçen sene Mısırlı El-Hadra grubuyla konuk sanatçı olarak katılmıştım.”Türkiye’de bir ilk: Çavuştepe Kalesi’nde çenesinde bronz gem olan at iskeleti bulunduVan’da Urartular döneminde inşa edilen Çavuştepe Kalesi’nin kuzeyindeki nekropol alanında çenesinde bronz gem olan at iskeleti ortaya çıkarıldı.Selimiye Camisi’nin kaybolan mavi çinileri yeniden üretilerek yerine monte edildiUNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde bulunan Mimar Sinan’ın ustalık eseri Edirne’deki tarihi Selimiye Camisi’nin restorasyon çalışmaları kapsamında minare bölümünde zamanla kaybolan külah altındaki mavi çiniler, İznik’te aslına uygun üretilerek yerine monte edildi. Çinilerin İznik’te özel üretimi yapılarak çoğaltıldığını söyleyen Vakıflar Edirne Bölge Müdürü Ahmet Saraç, "Minarelerin külah altında bulunan ve günümüze sadece bir tanesi ulaşan çinileri orijinaline uygun şekilde ürettik ve 2 minareyi de yerlerine monte ettik" dedi.Sinemada fişlenme korkusu: ‘Sansür’ diyerek baskı yapıyorlarKHK’lı propagandası yaptığı anlaşılınca 60. Altın Portakal Film Festivali’nden çıkarılan “Kanun Hükmü” belgeseli üzerinden koparılan fırtına, sinema sektöründeki mahalle baskısı ve fişlemeyi gözler önüne serdi. Birçok sektör çalışanı, belgeselin festivalden çıkarılmasına “sansür” demeye ve kınama mesajı yayınlamaya zorlandı.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir