Çin Doğu Dans ve Müzik Topluluğu tarafından sergilenen ve Çin’in kültürel mirasına saygı niteliği taşıyan ‘Şiirsel Dans Draması: Efsanevi Bir Manzara Resminin Yolculuğu’ Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) izleyicilerle buluştu. Türkiye’de ilk kez sahnelenen ve Çin’in seçkin geleneksel kültürüne, yaratıcılarına ve koruyucularına ithaf edilen dans gösterisi; zaman ve mekânın kesiştiği bir anlatı yapısı kullanıyor. Hikâye, gerçek hayatta ‘Dağlar ve Nehirler Resmi’nin sergileneceği ana ve bin yıl önce genç ressam Ximeng’ın resmi tamamlamak üzere olduğu zamana ayarlanmış. Parşömen Koruyucusu, ‘Dağlar ve Nehirler Resminin Dansla Tasviri’ resmine olan derin ilgisi nedeniyle, Ximeng’ın iç dünyasına girer ve onun bu değerli resmi oluşturma sürecinde geçirdiği zorlu ama kıymetli zamanı yaşar. 120 dakika süren oyun, bu akşam ve yarın akşam da AKM’de sahnelenecek.Liu ShaobinTamer KaradağlıOYUNLARIMIZI ÇİN’E GÖTÜRMEK İSTİYORUM İzleyicilerin, modern bir saray araştırmacısı olan Parşömen Koruyucusu’nun bakış açısıyla, Çin’in geleneksel estetik zevklerinin zengin ve efsanevi dünyasında bir yolculuğa çıkması amaçlanan gösteriye katılan Çin Türkiye Büyükelçisi Liu Shaobin, “Bu gösterinin, Çin ve Türk halkları arasında güçlü bir kültürel yankı uyandıracağına ve iki ülke arasındaki kültürel alışveriş ve medeniyetler arası diyaloğun yeni bir parıltısı olacağına inanıyorum” dedi. Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı ise, “En yakın zamanda Çin’e gidip başka oyunlar da izlemek istiyorum ama bunun yanında da kendi oyunlarımızı Çin’e götürmek istiyorum” diye konuştu.Gazze Kalbim Mehmet Ali Aslan’dan Gazze’ye şarkı Grup Yürüyüş’ün solisti Mehmet Ali Aslan, Gazze’de yaşananlara dikkat çekmek için seslendirdiği “Gazze Kalbim” adlı yeni eserini YouTube üzerinden dinleyicilerinin beğenisine sundu. Havuç Kız turşu yapmayı öğreniyorHavuç Kız serisinin üçüncü kitabı “Turşu Atölyesi”, minik Havuç Kız’ın yeni bir macerasını okuyucuyla buluşturdu. Turuncu saçları ve meraklı gözleriyle tanınan kahramanımız, anneannesinin Datça’daki evine denize girme hayalleriyle gidip, kendini turşu yaparken buluyor. Serinin yazarı Merve Başcumalı, “Unutulmaya yüz tutmuş değerleri ve gelenekleri, aile kavramı üzerinden işlemeyi seviyorum” diyerek hassasiyetini dile getirdi. Müze gibi kafe Konya’da mahalle arasındaki nostaljik kafe ziyaretçilerini maziye götürüyor. Babaannesinden etkilenerek geçmişe duyduğu özlemle 70’li, 80’li ve 90’lı yılların eşyalarıyla koleksiyon oluşturan 36 yaşındaki Mehmet Candemir, arkadaşlarının da ısrarıyla herkes görebilsin diye koleksiyonunu ziyarete açtı.
Bir yanıt yazın