O yerler artık yok | Kültür Sanat Haberleri

O yerler artık yok | Kültür Sanat Haberleri

yazar:

kategori:

Geçen hafta 14.’sü düzenlenen “TRT Uluslararası Belgesel Ödülleri” programında açılış filmi olarak gösterilen “Gazze’de Erasmus” filmi, İtalyan tıp öğrencisi Riccardo Corradini’nin okulunun son yılında Erasmus Programı kapsamında savaşın devam ettiği Gazze’ye gitmesini ve savaş cerrahı olma yolunda verdiği mücadeleyi konu alıyor. Avrupa’dan Gazze’ye giden ilk Erasmus öğrencisi Riccardo’nun, gidişinden dönüşüne kadar tüm anları belgesele yansıyor. Bugünlerde Afganistan’da doktorluk yapan Riccardo’ya ve filmin yönetmenine ulaşarak, tarihe kayıt düşen belgeseli konuştuk. ASLA PES ETMEMEYİ ÖĞRENDİMAcil cerrahı olmak istediğinden dolayı Gazze’ye gittiğini söyleyen Riccardo, “Acil cerrahinin gerçekte nasıl olduğunu gözlerimle gördüm. Diplomasinin, özellikle de kültürel diplomasinin çatışmaları çözmenin bir yolu olabileceğine her zaman inandım ve Erasmus Programı da bana göre bu kültürel diplomasinin bir parçası” dedi. Gazze’deki deneyimiyle ilgili de konuşan Riccardo, “Orası bana cerrah olarak becerilerimi geliştirme fırsatı verdi. Ayrıca dayanıklılık kelimesinin gerçek anlamını, günlük zorluklarla nasıl başa çıkılacağını, asla pes etmemeyi ve hayallerinizi gerçekleştirmenin bir yolunu bulmayı öğretti” açıklamasını yaptı. ARKADAŞLARIM YERLERİNDEN EDİLDİRiccardo filmde, “Gazze’ye yine geleceğim, ama bu sefer tatil yapmaya” demişti. 7 Ekim’den sonra aynı fikirde olup olmadığını sorduğumda, “Gazze’de devam eden soykırımı anlatmaya kelimeler yetmez. Artık oraya doktor olarak dönmek isterim. Yine de bir gün savaş ve işgal bittiğinde turist olarak döneceğime inanıyorum” ifadelerini kullandı. Oradaki arkadaşlarının akıbetini ise, “Bölgede internet bağlantısının olmaması nedeniyle oradakilerle konuşmak gerçekten zor. Aileleriyle birlikte yerlerinden edilmiş durumdalar” diye anlattı. GAZZELİLERDEN ÖĞRENMEYE GELDİChiara Avesani ve Matteo Delbo isimli İki İtalyan yönetmene ait olan belgesel, 2019 yılında kaydedilen görüntülerden oluşuyor.Yönetmen Avesani bu deneyimi şu ifadelerle anlattı: “İtalyan bir öğrencinin, Batı dünyasından ‘Erasmus’ programına katılacak ilk değişim öğrencisi olacağını öğrendiğimizde, takip etmeye karar verdik. Aynı zamanda Batı dünyasından Gazze’ye öğretmek ya da yardım getirmek için değil, Gazzeli insanlardan bir şeyler öğrenmek için gelen ilk öğrenciydi.”GERİ DÖNÜŞÜ İMKANSIZ KILDI Riccardo, İtalya’daki öğrenciliği sırasında hasta görmenin zor olduğu bir durumdan, Gazze’de kurşunlanmış, bacağı kopmuş insanlara, yaralı bebeklere bile acil serviste müdahale ederken buldu kendi. Yaşananların korkunç olduğunu söyleyen Avesani, “Çekimleri yaptığımız İslam Üniversitesi, Al Şifa, Al Awda, Al Ali hastanelerinin hepsi bombalandı. Filme aldığımız evler ve Gazze’nin bütün alt yapısı tahrip edildi. Ortaya çıkan resim, savaşın Gazze’deki her insana yönelik yürütüldüğünü ve bu insanların şehre geri dönüşünü engellemek amacını güttüğünü gösteriyor” dedi.HAYATTAYIZ VE ŞİMDİ KUTLUYORUZRiccardo’yu etkileyen deneyimlerin başında Gazzelilerin sıcak kanlılığı geliyordu. Birkaç ay içinde Gazze’deki meslektaşları ve aynı evi paylaştığı arkadaşlarını kardeşi gibi görmeye başladı. Arkadaşlarıyla birlikte kaldığı evde İsrail’in saldırısını bizzat yaşayan Riccardo’nun kamerası, üç bina ötesindeki bombalanan evin çöküşünü de kaydetti. Uyarı bombaları atılırken arkadaşı Adam’ın her şey normalmiş gibi temizlik yapması, patlama sonrasında “Hayattayız ve şimdi bunu kutluyoruz” diyerek müzik eşliğinde dans etmeleri Gazzelileri anlatmaya yetti. Bizim anlam veremediğimiz sabır, sebat ve neşeyi göstermesi bakımından da muhteşem bir yapımdı. Vurun Kahpeye’den Kızıl Goncalar’aKızıl Goncalar dizisi, Türk sinemasındaki ‘seküler cemaatler’in dindarlar konusunda 50-60 yıldır bir arpa boyu yol alamadıklarını gösteriyor. Eskinin bagajlarıyla çekilen bu diziyi uzmanlara sorduk. Mesut Bostan: Seküler karakterlere daha imtiyazlı bir yer veriliyor. Doç. Dr. Oğuzhan Bilgin: Demode bir oryantalizme bulanmış tasvir. Prof. Dr. Rıdvan Şentürk: Türk sineması tarihi, İffet (1982) adını taşıyan, fakat Türk iffetine tecavüz eden sayısız film örnekleriyle dolu. Dr. Nevin Arvas: Bu dizilerdeki Müslüman temsilleri özünde İslamofobinin toplum içinde yaygınlaştırılması üzerine kurulmuş. Amasya’da önemli keşif: Medler’e ait 2 bin 600 yıllık yeni kalıntılar bulundu! İlk defa Anadolu arkeolojisinde burada rastlandıAmasya’nın Göynücek ilçesindeki Oluz Höyük kazılarında, milattan önce 600 yıllarında hüküm sürmüş Medler’e ait 2 bin 600 yıllık yapılar ortaya çıkarıldı. Filistin için ‘sanatla kayıt’ devam ediyorGazze halkının insanlık onurunu ve yaşam hakkını savunma misyonuyla yola çıkan "İnsanlık İçin Kayıt Altında İnisiyatifi"nin Rami Kütüphanesi’ndeki etkinliği sürüyor. Yaşanan zulüm, sanat başta olmak üzere farklı çalışmalarla kayıt altına alınıyor, böylece tarihe not düşülüyor.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir