RSV nedir, nasıl bulaşır, belirtileri neler, korunma yöntemleri neler? | Sağlık Haberleri

RSV nedir, nasıl bulaşır, belirtileri neler, korunma yöntemleri neler? | Sağlık Haberleri

yazar:

kategori:

Ankara Etlik Şehir Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ayşe Kaman, çocuklarda son dönemde en sık görülen enfeksiyonlar ve korunma yöntemlerine ilişkin bilgileri paylaştı.Havanın soğuması, kapalı alanlarda geçirilen sürelerin uzamasıyla birlikte çocuklarda enfeksiyonların görülme sıklığının arttığını dile getiren Kaman, "Her kış mevsiminde olduğu gibi bu dönemde de çocuklarda artan acil servis ve poliklinik başvurularıyla karşı karşıyayız. Havaların soğuması, çocukların kapalı alanlarda daha fazla kalmasıyla birlikte özellikle üst solunum yolu enfeksiyonlarında artış görüyoruz." ifadelerini kullandı.Kaman, üst solunum yolu hastalıklarının özellikle okul ve kreşe giden çocuklarda fazla görüldüğüne, ağırlıklı olarak ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, hapşırma şikayetlerinin ortaya çıktığına işaret etti."RSV, özellikle 2 yaşın altındaki bebekler açısından yüksek riskli bir hastalıkÖzellikle küçük çocuklarda, üst solunum yolu enfeksiyonlarının ilerlemesi sonucu bronşiolit ve zatürre gibi daha ağır alt solunum yolu enfeksiyonlarıyla da karşılaştıklarını aktaran Kaman, sözlerini şöyle sürdürdü:"Toplumda ve yatan çocuk hastalarımızda yaygın olarak Respiratuar Sinsityal Virüsü (RSV) görüyoruz. Ayrıca bu aylarla birlikte grip etkeni olan influenza vakaları da artmaya başlıyor. Şimdilik yatan hastalarımız içinde influenzayı ciddi boyutta görmesek de artışı mevcut. Daha büyük yaştaki okul çağı çocuklarında ise şu an en sık halk arasında ‘beta’ olarak bilinen A grubu beta hemolitik streptokok dediğimiz bakteriyel enfeksiyonla karşılaşıyoruz. RSV, özellikle 2 yaşın altındaki bebekler açısından yüksek riskli bir hastalık. Bronşiolit dediğimiz, bebeklerde soluk alıp verirken hışıltıya (ıslık benzeri ses) neden oluyor. Bebeklerinde öksürük, nefes alıp vermede zorluk gibi şikayetlerle bizlere başvuruyor aileler. Eğer üzerine bakteriyel enfeksiyon bindiyse daha ağır tablolar da oluşabiliyor.""Hırıltılı, hışıltılı nefes almada sağlık kuruluşuna başvurulmalı"Bebekte erken doğum, kalp sorunu, astıma yatkınlık gibi ek problemlerin de hastalık tablosunun kötüleşmesine neden olduğunu, ciddi riskin ortaya çıktığını vurgulayan Kaman, ailelere "Eğer bebeğinizde ateş olmasa bile nefes alıp verirken hışıltı, hırıltı varsa hızla bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor" uyarısında bulundu.Çocuklarda 5 günden uzun süren ateşe dikkatÇocuklar ve bebeklerde viral enfeksiyona eşlik etme riski olan bakteriyel enfeksiyon belirtilerine de dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Kaman, şu bilgileri paylaştı:"Normalde viral enfeksiyon kaynaklı ateş gibi belirtiler ortalama 3-5 gün içerisinde geçer. Çocukta 5 günden uzun süren ateş, solunum sıkıntısı, nefes alıp vermede zorluk varsa mutlaka tekrar sağlık kuruluşuna başvurulmalı. Çünkü bunlar alt solunum yolu enfeksiyonu belirtileri olabilir.""Aralık ve ocak, çocuklar için biraz zor geçen aylar"Kaman, çocuklarda artan solunum yolu enfeksiyonlarının farklı bir durum değil her kış döneminde yaygın görüldüğünün altını çizerek, "Bu tip enfeksiyonlar açısından özellikle aralık ve ocak, yüksek riskli, çocuklar için biraz zor geçen aylardır. Aralık itibarıyla Türkiye’de influenza vakaları da artmaya başlar, hastalık tablosu biraz daha uzamış, dirençli ateş gibi semptomları bulunan çocuklarla da karşılaşırız. İnfluenzayı takiben beta enfeksiyonunun arttığı durumlar da ortaya çıkabilir." dedi.En iyi korunma yöntemi sağlıklı beslenme ve uykuViral enfeksiyonların tedavisinde antibiyotiğin yerinin olmadığına da işaret eden Kaman, bakteriyel bir enfeksiyon olan "beta" teşhisinde ise mutlaka doktorun önerdiği doz ve sürede antibiyotik tedavisinin uygulanması gerektiğini söyledi.Doç. Dr. Kaman, "Enfeksiyonlara karşı en iyi korunma yöntemi sağlıklı, dengeli beslenme ve uykudur. Bu bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar." dedi.Altı ayın üzerindeki tüm çocuklar grip aşısı olabilirÇocukların bulunduğu kapalı ortamların sık sık havalandırılmasının, hasta çocukların özellikle kalabalık, kapalı alanlar ve okulda maske takmasının önemine de işaret eden Kaman, "Özellikle 6 ayın üzerindeki çocuklar influenzaya karşı aşılanabilir. Grip aşısını risk gruplarında mutlaka öneriyoruz ama risk grubu dışındaki, 6 ayın üzerindeki tüm çocuklar için de aşılanma influenzaya karşı en iyi korunma yöntemi." açıklamasında bulundu.Soğuk hava değil kapalı ortam hastalık saçıyorHastalıkların yayılmasında en büyük etkenlerden biri kapalı alanlarda kalabalık ortamların ve kişisel hijyen kurallarının yetersizliği. Soğuk havanın direkt olarak hastalıklara sebep olmadığını, bu hastalıkların yayılmasında hijyenin ve kapalı alanlardaki insan yoğunluğunun etkili olduğunu vurguladı. Bu nedenle, hastalıklardan korunmak için kişisel hijyenin önemine dikkat çekti.Hepsinin nedenleri ortaya çıktı: Heyecandan nefesin kesilmesi utanınca yüzün kızarması…Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Taha Can Tuman, toplumda sıkça kullanılan deyimlerin aslında bilimsel bir temele dayandığını ifade etti. ‘Mutluluktan havalara uçmak’ veya ‘heyecandan dizlerinin bağı çözülmek’ gibi ifadeler bakın insan psikolojisinin ve bedeninin hangi duygulara verdiği tepkileri anlatıyor. Cilde faydalarına inanamayacaksınız: Yaşlanmaya meydan okuyor C vitamini, sadece bağışıklık sistemini güçlendirmekle kalmıyor, aynı zamanda cilt sağlığı için de büyük önem taşıyor. Kış meyvelerinde bolca bulunan bu vitamin, cildin yenilenmesine, yaşlanmayı geciktirmeye ve lekesiz bir görünüm sağlamaya yardımcı oluyor. Bu güçlü antioksidan, cilt bakımında giderek daha fazla tercih ediliyor. Dolabınızda varsa hemen çöpe atın: Severek tüketiyoruz ama zararları saymakla bitmiyorUzmanlar, günlük yemeklerimizde sıklıkla başvurduğumuz hazır bulyonların içerdiği zararlı maddeler nedeniyle sağlık riski taşıdığı konusunda uyarıda bulunuyor. Düzenli tüketimde böbrekleri bitirme noktasına kadar getirip hastanın diyaliz tedavisi görmesine neden oluyor. Uzmanlar ‘İlaç kullanırken bunları yemeyin’ diyerek uyardı: Karaciğeri iflas ettiriyorYeni bir araştırma, ilaç alımı öncesinde tüketilen bazı yiyeceklerin, ilaçların vücutta işlenme sürecini etkilediğini kanıtladı. Genellikle aç karnına ilaç içmenin tavsiye edilmediği bilinirken, beslenmenin ilacın etkisi üzerindeki rolü giderek artıyor. Bazı gıdalar ilacın etkinliğini artırırken, bazıları ise azaltabiliyor. Bu nedenle ilaç alırken beslenme alışkanlıklarına dikkat edilmesi oldukça önemli. Peki, gıdalar ilaç etkisini nasıl değiştiriyor? Lokman hekimin mucizevi tavsiyesi: Vücudu zırh gibi koruyor yiyen doktor yüzü görmüyorTıbbın kökleri binlerce yıl öncesine dayanıyor ve o dönemden gelen bazı öneriler bugün bile geçerli. Lokman Hekim’in öğütleri arasında öne çıkan bir besin var ki, günümüzde de sağlık açısından önemini koruyor. Lokman Hekim, kızılcığı "Bunu yiyen hasta olmaz" ve "Tüketildiği yerde hekime gerek yok" diyerek övmüştü. Bugün yapılan araştırmalar da bu efsanenin gerçekten de doğruluk payının olduğunu gösteriyor. Kızılcığın zengin içeriği vücudu birçok hastalığa karşı zırh gibi koruyor.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir