Sanal gerçeklikle Efes’in antik sokaklarına yolculuk | Yeni Şafak Pazar Eki Haberleri

Sanal gerçeklikle Efes’in antik sokaklarına yolculuk | Yeni Şafak Pazar Eki Haberleri

yazar:

kategori:

İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunan ve UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Efes Antik Kenti, insanlık tarihinin en iyi korunmuş arkeolojik kentlerinden bir tanesi. Antik Akdeniz medeniyetinin gündelik hayatı, ticareti, dini ritüelleri, kültürleri ve sanatı hakkında çok değerli bir hazine olan Efes’in hikâyesi antik kentin içinde, Efes Antik Tiyatrosu’nun hemen karşısında yer alan Efes Deneyim Müzesi ile ziyaretçilere 17 farklı dilde anlatılıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı olan, yapımı ve işletmesi DEM Müzecilik tarafından gerçekleştirilen Efes Deneyim Müzesi dünyanın önde gelen ödül programlarından biri olan ABD’deki Mondo-Dr Awards’ta “En İyi Müze” ödülü aldı. Geçtiğimiz günlerde kendi alanında en iyi seçilerek adını dünyaya duyuran müzeyi yerinde gezme fırsatı yakaladık.Müzenin içinde tarih olduğu gibi canlandırılmışEfes Deney Müzesi 17 farklı dilde sunulan işitsel hikâye ile başlıyor. Üç odadan oluşan müzede hikâyelerin Türkçe metinlerini ünlü oyuncu Selçuk Yöntem seslendirmiş. Müzenin içinde tarih olduğu gibi canlandırılmış ve müzeye girdiğiniz andan itibaren kendinizi geçmişe ışınlanmış hissine kapılıyorsunuz. Teknolojik imkânlar kullanılarak tasarlanan ilk oda 250 metrekarelik dev bir görüntü alanından oluşuyor. 33 farklı ışık ve renk kalitesindeki projektörlerle canlandırılmış bu ilk odada yaklaşık 5 dakika 30 saniye boyunca, Delfi Kahini’nin gizemli kehanetlerini öğrenmeye başlıyorsunuz. Burada sekiz bin yıl önce, Atinalı Prens Androclos’un Anadolu’da bulduğu yeni bir şehir ve bu şehirde tanrıça Artemis’in yüce varlığı anlatılıyor. Androclos’un keşfi ve Artemis’in şehirdeki etkileyici rolü, geçmişin büyüsünü ve mitolojinin derinliklerini keşfetme fırsatı sunuyor. Bu oda daha sonra sizi Birinci Tapınak, Mermer Tapınak ve son olarak Antik Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri olan Artemis Tapınağı olmak üzere üç farklı tapınağın eşsiz atmosferiyle tanıştırıyor.Deprem efektiyle gerçek bir tarihi sokak atmosferiİkinci odaya adım attığınızda ise yaklaşık 7 dakika 30 saniye boyunca süren bu serüvende bu kez, Artemiş Tapınağı ile karşılıyorsunuz. Efes antik kentinde milattan sonra 17-47 arasında ve 262’de büyük depremler gerçekleştiği biliniyor. Artemis Tapınağı’nın içindeyken de birdenbire yer titremeye başlıyor. Etrafınızdaki duvarlar ve tavanlardan gelen hafif titreşimler ve ses efektleri, antik Efes’in gerçekçi bir şekilde yeniden canlandırılmasına katkıda bulunuyor. Efes’in tarihinde gerçekleşen doğal olayları ve antik dönem insanlarının yaşadığı ortamın gerçekçiliğini o an hissedebiliyorsunuz. Efes’in tarihi dokusunu canlandıran bu odada daha sonra Efes’in zirvesine çıkarak tarihi bir keşfe adım atarak, deniz seviyesinin oldukça yukarısından hareketli Arkadya Yolu’na iniyorsunuz. Bu antik yol üzerinde yürürken, sizi Kleopatra ve Mark Anthony’nin zamanlarına götüren sokakları keşfetme fırsatı buluyorsunuz. Sanal gerçeklikle tasarlanmış bu yol boyunca, taraçalı evlerin ihtişamından gözlerinizi alamayabilirsiniz. Çünkü bu evler Efes’in antik zenginliğini ve Roma egemenliği altındaki dönemin ihtişamını yansıtıyor.Artemis’in gerçek boyutlu heykeliSon olarak, yaklaşık 2 dakika 30 saniye süren Artemis’in hikâyesinin anlatıldığı üçüncü salona geçtiğinizde ise LED ekranlar ve ışık gösterileriyle çevrili bir atmosferle karşılaşıyorsunuz. Odanın merkezinde, şehrin tanrıçası Artemis’in gerçek boyutlu heykeli tüm ihtişamıyla yükseliyor. Heykelin çevresinde dolaşırken, yekpare bir ekranın sunduğu ışık ve ses şöleni sizi sarıyor. Işıkların oyunları ve yankılanan sesler, Artemis’in etrafında dönen bir hikâye anlatıyor. Artemis’in etrafını saran aydınlatmalar ve etkileyici ses efektleri, müzenin miti ve gerçekliği iç içe sunan görsel hikâyeleri, sizi Efes’in antik çağındaki caddelerine, festivallerine, tapınaklarına, evlerine, çarşı ve pazarlarına götürüyor. Müzenin üç farklı salonunda şehrin kurucusu Androklos’tan Kleopatra ve Marcus Antonius’a, Artemis’ten Aziz Pavlus’a şehrin ünlü simalarıyla tanışıyorsunuz. Artemis Tapınağından Liman Caddesi’ne yürüyüp Teras Evlere misafir oluyorsunuz. Siz de Efes Antik Kenti’nin gizemli koridorlarında, tarihin büyüsüyle dolu bir yolculuğa çıkmak istiyorsanız Efes Deneyim Müzesi, haftanın her günü ziyaretçilerini 08:00-22:30 saatleri arasında ağırlıyor.Efes’le duygusal bir bağ kuruyorlarDem Müzecilik Yürütme Kurulu Başkanı Eda Bildiricoğlu, “Efes Deneyim Müzesi’nde ziyaretçilerimize ‘Immersive’ teknolojiler ile izleyicileri zengin ve kapsayıcı bir işitsel ve görsel tecrübenin içine alıyor, anlattığı hikâyeleri gerçek gibi yaşatıyoruz. Yaşanan bu tecrübe ziyaretçinin Efes’le duygusal bir bağ kurmasını sağlıyor. O dönemi daha yakından gören, deneyimleyen ziyaretçiler antik şehrin sokaklarını gezerken içinde bulunduğu kalıntıların eskiden nasıl göründüğünü, orada bir zamanlar insanların nasıl bir yaşam sürdüğünü, çocukların bu sokaklarda koştuğunu gözünde canlandırabiliyor” diyor. Bildiricioğlu, bugün Efes Antik Kenti içinde yer alan müzede sunulan deneyimde dünyanın dört bir yanından 150 uzmanın katıldığını söylüyor ve projenin 26 ay sürdüğünü ve 2023’ün Ağustos ayında açıldığını belirtiyor. “Müzemize gelen ziyaretçilerin yaşadığı eşsiz deneyimin ardında büyük bir emek var” ifadelerini kullanıyor. Daha yüzyıl önce birlikte yaşıyordukToplumda Suriye kültürünün, Türk kültüründen uzak olduğuna dair olumsuz bir algı olduğunu ve bu algının art niyetli olarak toplumda inşa edilmeye çalışıldığını ifade eden Sakarya Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, “Hâlbuki Suriyelilerin önemli bir bölümü Suriye’nin kuzeyinden Türkiye’ye geldi. Suriye’nin kuzeyi bizim Kilis’le, Antep’le, Urfa’yla, Mardin’le çok benzer bir kültüre sahipler. Ve çok değil, bu insanlar 100 yıl önce zaten birlikte yaşadığımız insanlar” açıklamasını yapıyor. Kayseri’deki olayların Türk halkının doğal bir tepkisi olmadığını ifade eden Adıgüzel, “Bu olaylarda suç odaklı hareket edecek bir kitlenin harekete geçirildiğini söyleyebiliriz. Gözaltına alınan yaklaşık 500’e yakın kişinin 300’e yakını yüz kızartıcı suçlardan sabıkalı. Türk toplumuna yakıştırmayacağımız ne kadar suç varsa bunların bir veya birkaçını işlemiş bir güruh tarafından bu eylemin yapıldığını görüyoruz. Bu eli silahlı güruh, Türk toplumunu temsil etmiyor” diyor.Balkanlar’ın milli içeceği: Türk kahvesiBosnalılar için kahve, sıradan bir içecek değildir. Kahvenin, Bosna’da neredeyse beş asırlık bir geçmişi vardır. Bosnalılar, Türklerden aldıkları bu kültürü, yüzyıllar boyunca yaşatmışlardır. Banya Lukalı iki Osmanlı vatandaşının yer aldığı bu kartpostalda olduğu gibi, bazı kahvehanelerde, güğüm veya ibrik ile kahve servisi yapılır. Tepside, kahvenin yanı sıra su ve lokum da bulunur. Çünkü kahvenin en yakın dostu lokumdur.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir