Geçtiğimiz hafta İstanbul’a gelen Prof. Dr. Seyyid Hüseyin Nasr, Türk okuyucusuyla buluştu. Anadolu Ajansı’na röportaj veren İranlı düşünür, Gazze’de yaşananlardan ötürü üzgün olduğunun altını çizdi. Nasr, ABD’de profesörlerin yüzde 90’ının Filistinlilerin yanında olduğuna vurgu yaparak, “Tüm üniversite yönetimleri ise pro-siyonist. Harvard Üniversitesi’nin Başkanı siyahi bir kadın. ABD’de siyah bir kadına karşı kazanmak çok zordur, çünkü bu politik olarak doğru bulunmaz. Ama o görevden alındı ve bunun sebebi de onun anti-semitik olmamasıydı. Böylece, Orta Doğu’da başlayan kriz Amerika’ya kadar yayılmış durumda ve bundan sonra artık hiçbir şeyin aynı olmayacağını düşünüyorum” açıklamasında bulundu.DÜNYANIN GELECEĞİNİ ETKİLEYECEK Seyyid Hüseyin Nasr, ABD Başkanı’ndan, Arap ülkelerine kadar dünyanın büyük bir ikiyüzlülük içinde olduğunu söyledi: “Türkiye Cumhurbaşkanı, Hamas’ın söylediklerine dikkat ediyor, İran ise her şekilde yardım ediyor. Ama diğer Arap ülkeleri nerede? Bu durumun dünyanın geleceği üzerinde çok önemli sonuçları olacak, göreceksiniz. Şu anda olanlar, Arap dünyası için çok yıkıcı. Ne kadar silah getirirlerse getirsinler, CIA’nın yardımıyla devrimi önlemeye çalışsalar da bu böyle devam edemez. 2 milyonluk bir nüfusun 40 bini öldü. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana böyle bir katliam olmadı. Biz ise kahvemizi içip, akşam yemeğinde kebap yiyip, sinemaya gidiyoruz. Bu bir felaket, felaket.”İstanbul kültürüyle geçen 50 yılYazar ve akademisyen Alim Kahraman’ın 50. sanat yılı için TYB’de özel bir buluşma oldu. Konuklar arasında bulunan Beşir Ayvazoğlu, Kahraman’ın İstanbul kültürünü yazan önemli isimlerden olduğunu anlattı. Kahraman vefa gecesi için teşekkür ederken Yeni Şafak’a “Kendim ve kitaplarımla ilgili yeni şeyler öğrendim” dedi. Nihayet’in yeni sayısı çıktı: Farklı açılardan hac ibadetiHac ibadeti, milyonlarca insanı, belki de hayatlarında ilk ve son kez olmak üzere memleketlerinden çıkartacak, nemli gözlerle izledikleri topraklara getirecek. Bir sohbette, bir vaazda dinledikleri kahramanları ve olayları onlar için yeryüzüne indirecek. O peygamber, o ashap, o mekânlar somutlaşacak, dokunma seviyesine gelecek. Hac ibadeti, üzerine farklı açılardan düşünmeye hem uygun hem layık bir ibadet. Sadece İslam’ın haccı değil, farklı dinlerin hac olarak adlandırdıkları, evinden çıkmayı, yürümeyi, tırmanmayı, kutsal bir merkezi ziyaret etmeyi, kurban kesmeyi içeren o ritüelin kendisi bizzat ilginç. Bütün bu çeşitliliği ve renkliliği içinde hacca bakmaya çalıştığımız bir sayı ile karşınızdayız. Sınırlı sayfalar içinde, neredeyse sınırsız diyeceğimiz bu konuyu kurcaladık. Bu sayıyı hazırlarken de fark ettik: hac üzerine bu tür sayılardan ne kadar yapılsa yine de az. Nihayet bu sayısında, hac ibadetini masaya yatırıyor.
Bir yanıt yazın